10 Mayıs 2009 Pazar

MEVZUAT VE VİCDAN

KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA

MEVZUAT VE VİCDAN

Zorlaştırmak yerine kolaylaştırırsak; engel çıkarmak yerine engelleri aşmakta rehberlik edersek, insanların birbirine güzen ve sevgisi artacaktır...

Şimdi size bir kaç bilinmeyenleri anlatmak istiyorum;
Efendim;
Düşünün ki; babanız Kıbrıs Barış Harekâtı esnasında "ŞEHİT." oldu...
Siz bir yaşındasınız.. Kız evladısınız ve köyde oturmaktasınız...
Hayatın ne olduğunu anlamadan babasız kaldınız.
Okul çağınız geldi; ama "Ananız." tek başına hayatla boğuşuyor. Ahlaksızlğını da cirit attığı bir zamandan geçiliyor. Ananız sizi hep yanında gezdiriyor. Acımasız bir zaman, acımasız bir zemin. Ananız, ağabeyiniz ve siz...
Kız evladısınız...
Okula gidemiyorsunuz. İnekler sağılacak, bahçe süpürürlecek, davarın içinden koyunları keçileri bulup eve getireceksiniz... Bahçeye diktiğiniz üç beş karanfili sulayacak, onlarla dertleşeceksiniz...
Derken; "Öküz gitti, ortaklık bitti." anlayışı ile; baba evinden de oluyorsunuz...
Ananız ve siz; ananızın babasına yani dedeye taşınıyorsunuz...
Okul bitiyor... Köy ilkokulu...
Evlilik zamanınız geliyor... Evlenip de az güleyim diyorsunuz...
İki evladınız oluyor... Allah size iki kız evlat veriyor....
Evlilikten de gülemiyorsunuz... Babasız kalmak bir yana... Evdeşde sırtını dönüyor... Küçük bir dünya.. Yapayalnız bir hayat ve babanız şehit olduğu için size bir miktar para veriyorlar... Toplu para değil... Aydan aya küçük bir miktar para... Bu paranın adı da "Şehit yakınına verilen aylık maaş." oluyor... Ama kiranınızı ancak karşılıyor...
Yetecek gibi değil... Eviniz kira çocuklarınız okuyor...
İş diyorsunuz;
HAZRETİ MEVZUAT KARŞINIZA ÇIKIYOR...
YOK .. DİYOR...
NEDEN .. DİYORSUNUZ...
ŞU TARİHTEN EVEL OLAN "ŞEHİTLİKLERDE....... " DİYE BAŞLAYAN BİR YAZI TUTUŞTURUYORLAR ELİNİZE... ÇARESİZ ÇIKIYOYSUNUZ...
SOSYAL VAKFA MÜRACAAT EDİYORSUNUZ...

Çatık kaşlı maruzat... Napalım yani "Şehit kızı iseniz." diyor... İyi ama... Diyecek oluyrosunuz... "Ben anlamam kardeşim var git işine, ister köşenin başına, ister dağların taşına, ister ağacın yaşına yazınız, ben dert dinleme yeri değilim." diyor...
İyi ama neden ... Diyecek oluyrosunuz...
Mezuat .... diyor...
Çaresiz çıkıyorsunuz...
"Mehmetçik vakfı." aklınıza geliyor... Müracaat için her türlü evrakları hazır hale getiriyorsunuz...
Mücaatınızı yapıyorsunuz...
"... tarihinin bilmem hangi gününde filan yerde falan şekilde şehit olan birinin birinci dereceden yakını iseniz.... mümkün... değilse.... imkansız ... sizin talebinizi karşılayamayız.. üzgünüz..." diyorlar... Neden.. diyorsunuz...
Mevzuat... diyorlar...
Babam "Şehit." olurken "Mevzuat." dememiştir inşallah diyorsunuz...
...
Kim ne bilir kimin halini... İki evlat nasıl okur?
Okula nasıl gider gelirler... Sabah çay içebildiler mi?
Evlerinde odun kömür var mı?
Dersane mi?
O da ne?
Okula gitmek için yol parası bulmakta zorluk çeken "Şehit torunu." dersaneye nasıl gide bilir?
Hele ki; Şükür ki; bu yavrularımız içinde bulundukları durumun şuurundalar da; annelerini üzmüyorlar...
Derslerini çok iyi çalışıyorlar...
Hele küçük kız okulunun en çalışkan öğrencisi...
Büyük lise ikide; o da gayretli çalışkan... Okuycağım ekmek sahibi olup; kardeşimi de ben okutacağım... Başka şansım yok... diyor...
BUNLAR MI KİM...
"BEN ŞEHİT KIZIYIM." VE "ORADA BİRİ VAR GÖREN OLDU MU?" ŞİİRLERİNE BAKARSANIZ GÖREBİLİRSİNİZ...
...
Eşiniz yurt dışı görevinde 2003 yılının 3 Temmuzunda "Şehit." olmuş... Mehmetçik vakfına müracaat ediyrosunuz...
Efendim; yurt dışı görevinde ve görev esnasında "Şehit." olana vakıf ödeme yapamıyor...
Neden...
Mevzuat...
Aç mı, tok mu,,, Şehit yakınları... Bunun cevabı var mı; O mevzuat hazretleri buna ne diyor... Öyle bir cevap yok efendim...
BUNLAR MI KİM?
"ŞEHİT EVLADIYIZ" ŞİİRNE BAKARSANIZ GÖREBİLİRSİNİZ....

İyi de ; bu vakfın öz be öz mal varlığı nasıl oluşuyor... Efendim; haklısınız ama yapacak bir şey yok...

Öz mal varlığı milletin öz malı olan yer ....
O zaman Kızılay; desin ki;
"Efendim bu ev şu kadar yıllık ve şu bölgede onun için bu ev yanmış, yıkılmış ama kusura bakmayınız, bu evde oturana ben çadır battaniye veremiyorum.. Niye... diyene de.. Mevzuat efendim .. desin...

Ne dersiniz efendim...
Mevzuat hazretleri hakkında sizler ne düşüyor sunuz?
Kıbrıs "Şehidinin evladına." eğitim yardımı yok, iş imkanı yok, "Mehmetçik vakfından" ödenek yok....
Biz demiyoruz; "Mevzuat." öyle diyor...
Yurt dışında "Şehit olanın evladına"; "Mehmetçik Vakfı" ödenek vermiyor...
Nedeni; "Mevzuat." öyle demiş...
Efendim sizler ne düşünüyorsunuz?
Mevzuat hazretleri; bir gün hemen hepimize lazım olabilecek "Mevzuat hazretlerini;" böyle "Hazret" yapan kim?
Sizler ne dersiniz?
Mevzuat hazretleri bize bunları dedikçe;
Vicdan....
Demek geldi içimizden;
Ama "Vicdan" başka şey, "Mevzuat." başka şey...
Elma ile armudu karıştırmamak gerek değil mi efendim....

HAZRETİ MEVZUATI YAPAN HAZIRLAYAN "MAKAM SAHİBİ HAZRETLER." SİZLER NE BUYURURSUNUZ EFENDİM...

Allah size "Mevzuat hazretleri" ile çok iyi geçinecek diyaloglar nasip eylesin...

TÜRK KAMUOYUNA SAYGILARIMLA...