31 Ekim 2008 Cuma

BÜYÜK TÜRK

BÜYÜK TÜRK

Bu dünya üstünde; hem ekmeğini yiyip hem de ekmeğini yediği yerdeki ülkenin kurucusuna filmler yaparak iftiralar edenlerin olduğu başka bir ülke bileniniz var mı?
Ekmeğini yediği ülkenin öz değerlerine saldıran, iftira eden; zihniyet fukarası zavallılara yazıklar olsun...
Sözümüz Devletinin Kurucusuna iftira edenleredir...
BİZ BU MEMLEKETİN YAZARINI ŞAİRİNİ UNUTURSAK İŞTE BÖYLE MEŞREBİ BELLİ OLMAYANLAR KENDİLERİNİ ŞAİR YAZAR DİYE TANITIRLAR...
SONRA DA DEVLET KURUCULARINA İFTİRALAR EDERLER...
DEVLETİMİZİN KURUCUSUNUN MEKÂNI CENNET OLSUN...
TÜRK MİLLETİNE SAYGIYLA ARZ EDERİM

Oguz Han'ın neslinden, doğan şafağımızdır
Bilge Kağan aslından, ufka afağımızdır
Sinemiz, yüreğimiz; solumuz, sağımızdır
ONUN ADI BÜYÜK TÜRK; ATATÜRK'TÜR, ATATÜRK...

Soyu belli olmayan; soysuzlar bilemezler
Ahlakı tanımayan; huysuzlar bilemezler
Milli aşkı tatmayan; nursuzlar bilemezler
ONUN ADI BÜYÜK TÜRK; ATATÜRK'TÜR, ATATÜRK...

Avrupa'ya giderek; akıl, fikir sormamış
Papazların önünde; yerlere diz vurmamış
Hain hizmetkârına; sofraları kurmamış
ONUN ADI BÜYÜK TÜRK; ATATÜRK'TÜR, ATATÜRK...

Kahramandır, yücedir; yaktığı ateş sönmez
Vatan sevdalıları; yolundan asla dönmez
Bu bayrak, o gönderden; dünya durdukça inmez
ONUN ADI BÜYÜK TÜRK; ATATÜRK'TÜR, ATATÜRK...


Kafkaslar'daki Şamil, Malazgirt'te Alparslan
Söğüt'teki Ertuğrul, İstanbul'da Fatih Han
Saltuk Buğra Hanımız, Zigetvar'da Süleyman
ONUN ADI BÜYÜK TÜRK; ATATÜRK'TÜR, ATATÜRK...

Trablus'ta, Balkanda Destan olup coşmuştur
Çanakkale yolunda; deryalardan taşmıştır
Korkusuzca yürümüş; zor yılları aşmıştır
ONUN ADI BÜYÜK TÜRK; ATATÜRK'TÜR, ATATÜRK...

KADİR DURAK

(LEBİDERYA)

30 Ekim 2008 Perşembe

SEVGİLERİN EN GÜZELİ

KAYNAKTAN DERYAYA
LEBİDERYA

firdevsi_makam@windowslive.com
HasretininSesi@gmail.com


SEVGİLERİN EN GÜZELİ

Milli Bayramlar; "Milli Şuuru." Yeniler, ecdat ve millete bağlığı pekiştirir, tarihi zaferlerin şükranla anılmasını sağlar, geçmişte; tarihi başarıları yaşatan büyük insanlara karşı görevlerimizin yerine getirilmesinde büyük önem arz eder.

Milli bayramlar; geçmişten geleceğe köprüdür.

Milli değerlerimizi tanımak zorundayız. Bizi yücelten değerlerimize en az kendimiz kadar kıymet vermek zorundayız. Bizi biz yapan değerler; hiç kuşku yok ki "Milli Değerlerimizdir.".

Vatan sevgisi; sevgilerin en güzelidir.
Bunun son dönem için en öncelikli olanı da; CUMHURİYET SEVGİSİDİR.
ÇÜNKÜ CUMHURİYET SEVGİSİ OLMADAN VATAN SEVGİSİ OLMAZ…
Bütün tarihimizi elbette ki gururla anmalı, hissederek yaşamalıyız. Fakat; yakın tarihimizin en zor dönemecinin ardından kurulan CUMHURİYET yeni nesil olarak hepimiz için ayrı bir öneme sahiptir.

İşte bu bilinç ile hareket eden İlçemiz Eğitimcileri mükemmel denilebilecek şekilde aktivite hazırlamışlar. Bu hazırlıkların içinde bir tanesi var ki; her yönüyle öne çıkmış ve takdirlerin en güzeline lâyık olmuştur.

İlçemizde faaliyet gösteren "FETHİYE ÖZEL ATA İLKÖĞRETİM OKULU" Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını şölene çevirmişler, bir haftadan fazla zaman dilimine pay ederek her güne için ayrı güzellik ve özellik sunumları ile Bilgi ile Coşkuyu harmanlamışlardır.

Özel Ata ilköğretim Okulu Yöneticilerinden Mahir AKARSU, Okul Müdürü Emel KARACA, Okul Aile Birliği Başkanı Bayram SÖĞÜT; el birliği ile bu çalışmayı ekip çalışmasına dönüştürmüşler...
Öğretmen ve öğrenciler, okul personeli mükemmel bir takım oluşturmuşlardır.
Bu yapılan çalışmaları özetle sıralamakta fayda görmekteyim.

23 Ekim 2008 Perşembe günü saat 20:00'de; Ece Saray Marina Resort'da Öğretmen Sevinç DEĞİRMENCİ'NİN zaman zaman oğlu Arif'in de iştirak ettiği enfes bir PİYANO RESİTALİ... Bu resital sırasında Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ile ilgili slayt gösterisi... Okul Müdürü Emel KARACA'NIN harikulade yorumları ile şiir okuması... Bu aktivite sonunda davetlilere ikramda bulunulması ise; her hususta en ince ayrıntının düşünüldüğünün göstergesi olarak yansımıştır

27 Ekim 2008 Pazartesi günü saat 14:00'de okul binasında "CUMHURİYET ŞENLİKLERİ." Kutlamaları okul rozetlerinin, okul öğrenci, öğretmen ve velilerin el emeği göz nuru ile hazırladıkları pastalar, börekler, takılar, işlemeler stantlarda davetlilerin beğenisine sunulmuştur. Buradan elde edilen gelir FETHİYE KIZILAY DERNEĞİ'NE bağışlanmıştır.
Aynı anda FETHİYE CEZA VE TUTUKEVİ içinde ayrı stantlar hazırlanmış ve geliri FETHİYE CEZA VE TUTUKEVİ'NE bırakılmıştır.

BU ARADA OKULUN İÇ BAHÇESİNDE 5 STANT "CUMHURİYET VE ATATÜRK SEVGİSİ" İçerikli hazırlanmış..
Bu stantlar için diğer öğrencilerimizi teşvik etmek amacı ile; derecelendirme yapılmış.


KIZILAY BAŞKANI: AKİF ARICAN, KIZILAY DERNEĞİ ÜYESİ: İBRAHİM NOYAN, KANAL F-TRF PROGRAM YAPIMCISI : CELAL BOZKURT, RESİM ÖĞRETMENİ: HALİL YILTIR, YAZAR: HİDAYET AYKAN, ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLER DERNEK BAŞKANI: NAMIK ÜNAL, RESSAM: ALİ RIZA BAŞARIR, KIZ MESLEK LİSESİ MÜDÜRÜ: AYŞE ÜSTE, EMEKLİ TÜRKÇE ÖĞRETMENİ: IŞIL DİKİCİ, OKUL AİLE BİRLİĞİ BAŞKANI: BAYRAM SÖĞÜT, FETHİYE KAMİL KOÇ OTOBÜS İŞLETMELERİ YAZIHANELERİ SAHİBİ: MUSTAFA AKGÜN'DEN Kurulu jüri üyeleri tarafından yapılan derecelendirme sonucunda;

4. Sınıfların ortak hazırladığı 3 Numaralı stant 1. , 2 Numaralı stant 2. , 5 Numaralı stant 3. olmuştur.

Türkçe öğretmeni Suna KİPER'İN tanıtım ve bilgilendirme gayretleri, okul memurlarından Gülsüm ÖZDEMİR'İN gelen insanlarla ilgilenmesi, öğrencilerin spor aktivitelerini meslektaşları ile organize eden beden eğitimi öğretmeni Arif ÜNAL'IN çalışmaları, bir cümle ile; 1 Müdür, 1 Müdür yardımcısı, 36 öğretmen, 13 personel, okul aile birliği başkan ve üyeleri, okulun yönetim kurulu başkan ve üyelerinin yapmış olduğu bu çalışma karşısında saygıyla eğiliyorum.
Her yönüyle harikulade olan bu çalışmaların örnek teşkil etmesi en büyük dileğimizdir.
Bu çalışmalarda prosedür olarak desteğini esirgemeyen İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Yüksel GÜLTEKİN'İ yürekten tebrik ediyorum.
Bu aktiviteler bunlarla da sınırlı değil..
02 Kasım 2008 Salı günü saat 10:30'da Üzümlü yolu üzerinde bulunan Avcı Kulübesi'nde verilecek kahvaltı ile stantlar orada da açılacak ve elde edilen gelir FETHİYE KIZILAY DERNEĞİ'NE bağışlanacaktır.
BÖYLE BİR OKULDA GÖREV YAPMAK AYRI BİR GÜZELLİK OLSA GEREK.
O OKULDA ÖĞRENCİ OLMAK BAŞKA GÜZEL..
O OKULDA MİSAFİR OLARAK BULUNMAK İSE BİR BAŞKA GÜZELDİ.

OKUL MÜDÜRÜ SAYIN: EMEL KARACA NEZDİNDE EMEĞİ GEÇENLERİ TEBRİK EDİYORUM…

BU ARADA BİR DE TEKLİFDE BULUNUYORUM…

ÖNÜMÜZDEKİ ZAMAN İÇİNDE
BÖYLE GÜZEL GÜNLERİN
İLÇEMİZİ TEMSİLEN SEÇİLECEK OLAN HER OKULDAN EĞİTİMCİ VE ÖĞRENCİLERLE BİRLİKTE

ZAFERTEPE'DE, DUMLUPINAR'DA KOCATEPE'DE, SEDDÜLBAHİR'DE CONKBAYIRINDA SAKARYADA KUTLAMAYA NE DERSİNİZ..

DEĞERLİ ÖĞRETMENLERİM
BİZ SİZİN İZİNDEYİZ…
BİLİYORUZ Kİ;
SİZLERDE CUMHURİYETİMİZİN KURUCUSU YÜZYILIN DAHİSİ BÜYÜK DEVLET ADAMI YÜCE İNSAN YÜREĞİ VATAN SEVGİSİ İLE DOLU ATATÜRK'ÜN İZİNDESİNİZ…

BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN

GÜZEL ATAM ÖZEL ATAM

GÜZEL ATAM ÖZEL ATAM



CUMHURİYETİMİZİN 85. YILDÖNÜMÜ NEDENİ İLE;

Fethiye Özel Ata İlköğretim Okulu Müdür Sayın Emel KARACA Hanımefendinin nezdinde okul yöneticilerine, öğretmenlerine, personeline, velilerine, öğrencilerine;

VE;

Bütün öğretmenlerimize, öğrencilerimize saygıyla ithaf ediyor;

BAYRAMINIZI KUTLUYOR SAYGILAR SUNUYORUM….





Hem bir okul, hem yuva; bu eşsiz mekânımız

Cumhuriyet sağımız, hürriyet sol yanımız

Emanettir sizlere; evladımız, canımız.



Bu şirin çocukları, korursun ÖZEL ATAM

RAHAT UYU YAŞIYOR; ESERİN GÜZEL ATAM…



Aydınlığa yolsun sen, senle güler gözümüz

Dilimiz güzelleşir sevgidir her sözümüz

Gönlümüze hükmettin, nurla doldu özümüz.



Kalbimizi ısıtan; gurursun ÖZEL ATAM

RAHAT UYU YAŞIYOR; ESERİN GÜZEL ATAM…



Samsun'da meşaleyi hisseder gibi oldum

Sanki Zafertepe'den, Dumlupınar'a doldum

Ruhumu alıp geldim, ilkokula kaydoldum.



Sinemizi kabartan onursun ÖZEL ATAM

RAHAT UYU YAŞIYOR; ESERİN GÜZEL ATAM…



KADİR DURAK



(LEBİDERYA)




FETHİYE ÖZEL ATA İLKÖĞRETİM OKULU MARŞI OLARAK DÜŞÜNÜLEREK OKUL MÜDÜR EMEL KARACA HANIMEFENDİ NEZDİNDE EĞİTİM CAMİASINA ATFEN YAZILMIŞTIR.

23 Ekim 2008 Perşembe

DUT PEKMEZİ

Kaynaktan Deryaya
lebiderya

(KADİR DURAK)

DUT PEKMEZİ
Dut pekmezinin faydaları oldukça fazladır.
Kan oranı, şeker, damar, kolesterol ve kilo problemi olanlar ile sigara tiryakilerine oldukça yaralı olaran besin maddesidir.
Bundan yıllar evel başıma gelen bir olayı anlatayım önce izninizle. Sonra da asıl konumuzu size aktaracağım.
1986 yılında Fethiye`de bulunduğum bir esnadan gece dişim çok ağrıdı. Ağrı geçer diye düşündüm, fakat mümkün değil artıyordu. Hastaneye gittim. İki morfin yapıldı. Yüzüm uyuştu ama dişimin ağrısı geçmemişti. Doktordan; seskaljin ve alfasilin istedim. Ricamı yerinde getiren doktor ertesi gün mutlaka hastaneye gitmem gerektiğini söyledi.
Denileni yaptım ertesi sabah hastaneye gidip dahiliyedeki görevli doktoru buldum. Durumu anlattım. Bilgim var diyereke benim filmimin çekilmesi için röntgen servisine gönderdi. Filmini alınca alıp bana geleceksin diyerek bana bir kart verdi. Filim öğleden sonra çıktı alıp doktorun verdiği adrese gittim. Filme baktı ve filimle ilgili bir yorum yapmadan bana; "Şimdi sana bir ilaç yazcam ama bu bildiğimiz ilaç değildir, dışardan temin edeceksin ihmal etmek yok altı ay kullanacaksın ve tekrar bana geleceksin." dedi.
Kâğida bir şeyler yazıp bana uzattı.
Kâğıtta yazılı olanları aynen yazıyorum şimdi sizlere:
"Aşağıda belirttiğim ürünleri aynı gramajları ile temin edeceksiniz.
Fındık, fıstık, tuzlu leblebi, çekirdeksiz kuru dut, çekirdekli siyah kuru üzüm, acı badem içi, tatlı badem içi, kaysı çekirdeği bunlardan 100 eg gram ve antep fıstığından da 150 gram alacaksın. Bir kilo da dut pekmezi temin edeceksin. Almış olduğun yiyeceklerin hepsini ayrı ayrı hemde ince ince havanda döveceksin. Dut pekmezi ile karıştıracaksın. Tekrar pekmezi bir kaba koyup normal sıcaklıkla bir yerde muhafaza edeceksin. Her sabah aç karnına bundan ilk iki ay için 3 yemek kaşığı ilk iki aydan sonra ise 2 yemek kaşığı yiyeceksin. Fakat bundan yedikten sonra ilk yarım saat su içmeyecek bir şey yemeyeceksin. Altı ay geçtikten sonra tekrar buraya geleceksin. Başka yerde de olsan mutlaka geleceksin.".
Kâğıdı aldım. Doktora baktım, "Bana bakma, her şeyi yazım." dedi. Denileni harfiyen yerine getirdim. Altı ay sonra tekrar doktora gıittim. Doktor orada yoktu. Kaş ilçesine tatile gitmiş. Telefon ile buldular., durumu söylediler. Doktor tatilini yarım bırakıp geldi. Beni yeniden filme yolladı. Filim çekildi, bir gün sonra filmi aldım doktorun yanına gittim. Filme baktı. Öteki filmi saklamış. Onu da içerden bir yerden alıp getirdi ve bana, "Gel bak bu önceki filim, buda şimdi çekilen, haydi gözlerin aydın olsun, ama bu ilaca hiç ara vermeyeceksin." dedi. Ben de "Neler oluyor?" dedim.
"Sen ağır bir darbe görmüşün ve bundan ciğerlerin ağır darbe görmüştü, ilaçla zor bir tadevi olacak uzun sürecekti, sana yazdığım ilacı bana ninem öğretmişti ve ben onu hiç ara vermeden kullanıyorum, bende onu sana yazdım, şimdi bir şeyin kalmamış." dedi.
Doktorun dediği doğru idi. Ben büyük bir işkence görmüştüm. Kum torbası ile işkence yapılmıştı. O zaman sigara içmiyordum. Ama beni o sıkıntılı andan o doktorun bana olan yakın alakası ile o yazdığı ilaç sayesinde Allahın C.C. takdiri ile kurtuldum.
Buradan sizlere şunu diyorum; bu ilaç hiç ara verilmeden kullanıldığı zaman çok büyük bir faydası vardır.

Uygulayanlar faydasını mutlaka göreceklerdir.
Çünkü kandaki şeker oranını ayarlıyor. Acı badem olması kolesterolü ayarlıyor. Tuzlu leblebi şeker oranını düşürüuor.
Yemek yedirmeyip kiloyu ayarlıyor. Vücut ısısını ayarlıyor.
Damarları açıyor. Ciğerleri temizliyor.
Sağlıklı bir ömür dilerim
Saygılarımla
Allah Yar ve Yradımcınız Olsun

21 Ekim 2008 Salı

MİLLİ ŞUUR VE TOPLUMSAL REAKSİYON

YAZAR VE ŞAİR KADİR DURAK'IN BASIN AÇIKLAMASI

MİLLİ ŞUUR VE TOPLUMSAL REAKSİYON

Birlik içinde duruş belirlenmesi ve bu duruşun fiili olarak gösterilmesi "tolum reksiyonu" olarak tanımlanabilir.
Bir yerde toplum değerlerine aykırı davranış içinde olan şahsın protesto edilmesi; yanlış yapanın yaptığı hatanın kendi meslek grubundaki insanlara sirayet etmesine engel olunması için deşifre edilirken ailesinin sosyal konumunun dikkate alınması, mevcut olan görevine layık olacak bir başka şahsın getirilmesinin zemininin hazırlanması için toplum tepkisinin gösterilmesi son derece normal bir davranıştır.
Söz konusu davranış ve duruşların belirlenmesi ise; toplumun değer yargıları ölçü olarak alınması doğru olanın yapılması demektir.
Toplumda iki çeşit tepki gösteriş biçimi vardır.
Bu tepki gösteriş şeklinin birisi "Aksiyon", diğeri ise "Reaksiyon" tepkilerdir.
Aksiyon duruş ancak ve ancak "Milli şuur" söz konusu olduğunda belli olur. Her hangi bir olay karşısında olmayıp, "Devlet bütünlüğü, bayrak büyüklüğü, ezan üstünlüğü." Hiç bir zaman ihmale gelmeden; ülke topraklarında yaşayan bütün insanların başlıca vazifeleridir. Bu vazife asla ihmale gelmez. Bu duruş ihmali kaldırmaz. Buradaki gaflet ihanetle eşdeğerdir.
Milli ve manevi hassasiyetlerimiz bizim topyekün "Aksiyon" Duruşumuzun göstergesidir.
Reaksiyon davranış ise; her hangi olay karşısında oluşturulan tepkidir.
Haksızlığa uğrayan bir sıradan insanın yanında yer aldığını deklare etmek ve uğradığı haksızlığın giderilmesi için mücadele etmek "Reaksiyon" davranıştır.
Aksiyon bir toplum olduğumuzu belirtmeye gerek var mı bilmiyorum?
Milli ve manevi değerlerimize sahip çıkmak için illaki o değerlerimizin saldırıya uğramasını beklemek akıl almadık zaafiyetlere kapı aralar.
Ülke bütünlüğüne sahip çıkmak için illaki ülkenin tehdit altında bulunması gerekmemektedir. Milli duruşlar her zaman net olarak gösterilir.
Yani ülke savunması her zaman ve aralıksız olarak yapılacaktır. "Şimdi savaş kalmadı askerliğe ihtiyaç kalmadı." Gibi bir sığ düşünceyi kabul etmemiz mümkün değildir.
Bir insanın bayrağına saygı göstermesi için illaki toprak bütünlüğünün tehlikeye girmesini beklemek abesle iştigal etmek hainlere hizmet etmek demektir.
"BANA MI KALMIŞ VATANI BEKLEMEK." ...

"VATAN MİLLET SAKARYA BUNLAR BOMBOŞ."...
"NEMELAZIM."...
"BANA DOKUNMAYAN YILAN BİN YAŞASIN."...
Gibi düşünceler ihanete merdiven olmak anlamındadır.
SÖZ KONUSU VATAN OLDUĞUNDA; BİR KİŞİ "BANA MI KALMIŞ?" DİYORSA BUNU DİYEN VATAN HAİNİDİR.

BİR HASSAS KONUYU DAHA SİZLERE ARZ EDEYİM...
"VATAN, BAYRAK, TOPRAK, EZAN, MEHMETÇİK." GİBİ KONULARDA HASSASİYETİMİZ VE HEYECANIMIZ HİÇ BİR ZAMAN KAYBOLAMAZ.
"BURADA HERKES BU KONULARDA HASSAS ONUN İÇİN BANA İHTİYAÇ YOK." ANLAYIŞI SON DERECE TEHLİKELİ YAKLAŞIMDIR.
BİR ŞEHİR DÜŞÜNÜN Kİ; HİÇ OLAY OLMUYOR, BÜTÜN FERTLER SON DERECE DİKAKTLİ, DEVLETE SADAKATLA BAĞLI OLSUN.... BURADA MİLLİ DURUŞLAR ARADA TOPLUM OLARAK HATIRLATILIR, YAŞANILIR, YAŞATILIR Kİ; YETERSİZ NOKTALAR VAR İSE ONLAR TEDAVİ EDİLSİN.
BAYRAĞA SAYGI KONUSUNDA ZAAFİYET SU KALDIRMAZ....
VATANA SAYGI VE SADAKAT GAFLETİ KALDIRMAZ...
MANEVİ HASSASİYETİMİZ OLAN ŞEHİTLERİMİZE KARŞI GÖREVLERİMİZE KARŞI İHMALKÂRLIK YAPILMASI DEMEK İSE; İHANETTİR.
MİLLİ VE MANEVİ AKSİYONER DAVRANIŞLAR İHMALE GELMEZ...
ŞEHİDİ HATIRLAMAK VE HATIRLATMAK İÇİN İLLAKİ; ÜÇ BEŞ GÜNDE ÜÇ BEŞ ŞEHİT VERMEMİZ GEREKMİYOR...
İSTİKLAL HARBİNDE ŞEHİT DÜŞEN İNSANIMIZIN TORUNUNA ZİYARETE GİDİLMESİ İÇİN YENİ BİR ÇANAKKALE YAŞAMAMIZ GEREKMİYOR.
KORE GAZİSİNİN EVLADINA BURS VERMEK İÇİN İLLAKİ KOREDE GAZİ OLMUŞ BİRİNİ BULUP KOREYİ ANLATMANIN BİR KIYMETİ HARBİYESİ YOKTUR.
KIBRIS GAZİSİNİN EVLADININ HASTA ANNESİNE YAKIN OLMASI İÇİN YILLARDIR TAYİNİN ÇIKMASI İÇİN İLLAKİ "BİZDEN MİSİN?", "BİZİM PARTİLİ MİSİN?" SORULARINA CEVAP ARAMAYA GEREK VAR MI?
ŞEHİDE SAYGI İÇİN İLLAKİ "BİR MEHMET DAHA OMUZLARDA TAŞINMASI GEREKMİYOR."
MİLLİ ŞUUR VE MANEVİ HAZ BİR İNSANIN OLMAZSA OLMAZDIR VE BU NAZİK KONULAR ERTELEMEYE GELMEZ.
BU GİBİ KONULARDA "DOYUMA VARILMIŞTIR, BUNLARA GEREK KALMAMIŞTIR, ONUN İÇİN BÖYLE ETKİNLİKLERE GEREK KALMAMIŞTIR." DÜŞÜNCESİ KADAR BİZİM MİLLETİMİZ İÇİN DAHA ACI NE OLABİLİR Kİ....
HEPİNİZİN MALUDUR Kİ;
"14 Ekim 2008 Salı günü saat 11:00'de Atatürk Anıtı önünde "Şehide Saygı Teröre (Ki; bunun adı terör değil, ihanettir) Lanet." Basın açıklaması programı yapıldı.
İlçede 40'a yakın sivil toplum kuruluşu bu duruşun yanında yer aldığını deklare etmiştir.
Bu basın açıklaması öncesindeki hazırlık aşamasında "Fethiye Genlik Meclisi." Mensubu gençlerimizi canhıraş şekilde gayret göstermişlerdir. Bütün zamanlarını ve enerjilerini bu konu üzerine yoğunlaştırmışlar, büyük bir özveri ile gayret göstermişler ve insanımızı "Basın Bildiri" yapılacak alana davet etmişler, afişler asmışlar, el ilanları dağıtmışlar, anonslar yapmışlardır.
Fethiye Gençlik Meclisi mensubu olan bu gençleri yürekten kutluyor, bu çalışmaları ile hepimize örnek davranışlarda bulundukları için önlerinde saygıyla eğiliyorum.
Bazı kişiler bu gençlere çalışmaları esnasında "Sizi kimse dikkate almaz, işin ciddiyeti olması için siz değil de daha ileri yaştakiler bu işleri yapsınlar." Diye görüş belirtmişler.... Biz bu düşünce sahiplerine öncelikle şunu diyelim.. "Sen bu söylemde bulunacağına o gencin çalıştığının onda biri kadar çalışsaydın bir iş yapmış olurdun." Deyip geçiyoruz...
Bir adım öteye şunu da ifade edelim ki; işyerinin duvarına, arabasının camına afiş yapıştırılması için izin istenen şahıs “Turistler bu araca biniyor, turistler buradan alış veriş yapıyor, onun için be astırmam, beni de ilgilendirmiyor, siz daha orada mısınız.” Diyecek kadar işin tahrik etmek isteyenler bile gençlerimiz hiçbir şekilde tepki göstermemişlerdir.
İlçemizin en merkezi yerinde bulunan bir telefon operatörü bayi “Sizin şehidiniz beni ilgilendirmiyor, ben dükkanımda böyle şeyler istemiyorum.” Demesine rağmen, gençler Türk’e yakışan davranış ile hiçbir tepki göstermemiş, işletme sahibine hayırlı işler dileyip ayrılmışlardır.
Fethiye bu gençler ile gurur duysun.
Bayrak hariç; tören için yapılan bütün çalışmanın giderleri de bu kadar sivil toplum kuruluşunun desteğine rağmen Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği tarafından karşılanmıştır.
Bir matbaa da afişleri, el ilanlarını karşılıksız temin ederek, yüreğiyle bu duruşun yanında yer aldığını net olarak göstermiştir. Yani safını belli etmiştir.

Kısaca net ifadelerle bir daha tekrar ediyorum. Bu çalışmaları ile yedi sekiz gün bütün zamanlarında bu konuyla ilgili olarak çalışan ve bu çalışmaları sırasında kaliteleri ile "Örnek insan " modeli oluşturan gençlerimizi tebrik ediyorum.
Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği mensupları da; bu konuda en iyisin nasıl yapabilirim... Düşüncesi ile hareket edip, Şehitlerimizin en yakın şahitleri olarak görev yapmak anlayışı ile hareket etmişleridr. Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği başkan, yönetici, üye ve gönüllülerini kutluyorum.
Belediyemiz; anonslar ile destek olmuştur. Bu hususta prosedür ve mevzuat hazretlerinin engellerini ortadan kaldırıp bu oluşumu desteklemiştir, Belediye başkan ve çalışanlarını tebrik ediyorum.
Bayrak talebini anında yerine getirenleri yürekten kutluyorum.
Bayrağımız yok, yardımcı olamıyoruz diyenleri de bu deyişlerinden dolayı kutluyorum!!!
Temmuz ayı başındaydı.. Fethiye’nin onuru olan...
Bir dönem kahramanca görev yapmış, yaptığı görev çok önemli görev olduğu için dilden dile dolaşmayan isimsiz kahraman iken şehit düşüp nurlanan bir şehidimizin eşi ile Şehit Aileleri Derneği bir mevlidi şerif okuttu... Yeni Camide okutulan bu mevlidi şerif Salı günü saat 12:00’de okutuldu ki; iştirak etmek isteyip de mesai saati diye gelemeyen olur ise; gelebilsinler diye...
O mevlide 33 yetişkin, 9 çocuk, 12 hanım iştirak etmişti.
O zaman “Burada neler oluyor?” Demiştik. Kimse bu yazımızı ve haykırışımızı dikkate bile almamıştı.
Kaliteli kaliteli şahsiyeti ile karakteri ile kendisini ispatlamış (‘) olanlar konserlerine devam ettiler.
!7 şehit verdiğimiz gün prova yaptıkları gibi.. Ne provası mı? Pop provası .. Tam günü değil mi?
Gerçeklerin yazılmasından kimse rahatsız olmasın ki.. Hatalı davranış var ise; hatalar tedavi edilsin.. Yok yapılan doğru denecekse; söyleyecek sözümüzün kalmadığını bilelim...
HER SİVİL TOPLUM KURULUŞU “MİLLİ ŞUUR” KONUSUNDA HAFTANIN BİR SAATİNİ AYIRIP DA EĞİTİM VERSİN Mİ?
Ne dersiniz toplum lokomotifi kıymetli büyüklerimiz... Bizimki sadece tekliftir.

Gelelim "Basın açıklaması." Sonuçlarına...
Basın açıklamasında şu kadar insan var dı, bu kadar insan vardı... Söylemleri için de bir yorum yapmıyorum.
Her katılan sivil toplum kuruluşu şu kadar kişi getirse idi bu kadar insan orada olurdu... Düşüncesine de bir yorum yapmıyorum...
Ama şunu net olarak söylemeden geçemeyeceğim...
"FETHİYE MİLLİ HASSASİYETLER KONUSUNDA ÜLKEMİZDE BUNDAN 1 YIL ÖNCE LOKOMOTİF OLMUŞTUR."...
"FETHİYE İNSANI SÖZ KONUSU MİLLİ ŞUUR OLUNCA BÜTÜN ZAMANINI BU KONUYA AYIRIR; ÇÜNKÜ FETHİYELİ; MİLLİ DEĞERLERİMİZE HALEL GELDİĞİNDE BUNUN FATURASI AĞIR OLUR. ŞEHİDE SAYGILI İSEM BU BENİM ASLİ VAZİFEMDİR." DİYE DÜŞÜNÜR...
FAKAT;
14 Ekim 2008 Salı günü saat 11:00'de yapılan "Basın bildirisi." Okunduğu esnada orada kaç kişi vardı? Oradaki insan sayısı; Eylemin olacağını duyanların ancak ve ancak % 1'ini ancak temsil etmektedir.
Ben sivil toplum kuruluşları kendi mensuplarından şu kadar insanı oraya getirselerdi, oradaki insan sayısı şu kadar olurdu." Düşüncesinden daha farklı bir düşüncedeyim. Oraya gelmek isteyeni de hiç bir sivil toplum kuruluşu yöneticisi ", "Ne işin var orada gitme kardeşim, şehit ise zaten saygı duyanlar var, bizde yüreğimizle zaten ordayız, sen de gitmeyiver ne olacak sanki, sen oraya gidip de şehidi geri mi getireceksin?" Dediğine ihtimal vermiyorum...
Yani duyan insan gelseydi orada daha fazla insan bu "Akisyon" Duruş içinde yere almış olacaktı..

Bir de ilginç olayı anlatıp kapatayım mevzuuyu;
"Bir şehit babasını gördüm, karşılıklı oturduk, ağlaştık..
Neden ağladın... dedim;
Ben şehidime değil, şehidime değil, şehidime değil, şuraya baktım... şuradaki manzaraya ağlıyorum." Dedi....
"Şehidimizin babasının ağlamasının sebebi ne idi acaba? Ben nedenini sormadım sizler merak ediyorsanız; şehidimizin babasının telini vereyim de siz sorun orada ağlamasının nedenini....
Şehidimizin babası; "BEN ŞEHİT BABASIYIM.. ALLAH ONDAN RAZI OLSUN.. BANA ŞEHİT BABASI DENİYOR ONUN SAYESİNDE, BENİM ŞEHİT BABASI ÜNVANIM VAR BU ŞEREF BANA YETER.....""""....

SİZ SİZ OLUN.... ARMUDUN ÇÖPÜ ÜZÜMÜN SAPI GİBİ SAÇLALIKLARI BAHANE EDENLERİ DİKKATE ALMADAN MİLLİ HASSASİYETLER BİR AYARA GELİN...
BİR DE NÜFUZ KULLANMAYI HUY EDENLERE ..
MİLLİ DURUŞ SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA SENİN NÜFUZUN HÜKÜMSÜZDÜR... DEMESİNİ BİLİN..

ALLAH ŞEHİTLERİN ŞEFAATLERİNE LAYIK OLANLARDAN EYLESİN...
ŞEHİTLERİMİZ GERÇEK NURMUZDUR..
GAZİLERİMİZ ŞAHİDİN ŞAHİDİDİR. ŞEHİDE ŞAHADET ETMİŞ OLAN GAZİMİZDE ONURUMUZDUR...
ALLAH YAR YARDIMCINIZ OLSUN
ŞEHİTLERİMİZİN RUHLARI İÇİN EL FATİHA...

16 Ekim 2008 Perşembe

VATANSIZLARA İNAT

VATANSIZLARA İNAT

16 EKİM 2008 PERŞEMBE GÜNÜ HAKKARİ'DE ŞEHİT OLAN
Ferhat ERDİN (Uzm. Çvş - Amasya), Ferdi Sefa KILIÇ (Komando Er - İzmir), Umut ÇİFTÇİ (Komando Er - İzmir), Hasan İRKOÇ (Er - Muş) Şırnak'ta helikopterin kırıma uğraması sonucu ŞEHİT olan; Orhan MARHAN (Piyade Er - Bitlis)

6 KAHRAMAN YİĞİDİMİZE ATFEN...

RUHLARINA FATİHALAR...
YÜCE TÜRK MİLLETİNE SAYGIYLA ARZ EDERİM...

Vatan, ezan toprak diye ciktık yola..
Saltuk dedik
Ceber'e indik
Bayraktarımızı orada yolcu eyledik
Gündüz Alp Atamıza söz verdik
Hayma anamıza öz verdik.
Vatan dedik
Fırat'ları aştık
Ertuğrul'la nehirleri geçtik
Karakeçili'de mola eyledik..
Nefes aldık

Türkmen beyleriyle
Nefes aldık
Karakeçili'de nefes olduk
Türk'e, Türklüğe
Ertuğrul'la Gazi olduk...
Kor yüreğin gizi olduk...
Ruh Adamın sözü olduk
Söğüt'te
Türk'lük ateşinin sönmeyen közü olduk...

Vatandır sevdamız
Vatandır aşkımız
Vatandır sönmez şavkımız
Nurlu şafağımız
Nıhai hedefe yol olan afağımız
Vatan...
Bayrağa renk verdi kanımız
Vatana kurban oldu canımız
Vatana bayrak oldu
Sultanımız hanımız...

İz bıraktık yollara
İz bıraktık tarihe
Saray verdik
Kervanlara saray olduk
Otağlarda kışladık
Yaylalarda yazladık...

Şan olduk, şeref olduk
Sakarya'ya can olduk
Antep'te Maraş'ta
Mlazgirt'te Kafkas'ta
Çanakkale yurdumda
Bu vatana kan olduk...

İti tövbe tutmadı
İtle havlıyor yine
Devrişme çanakçılar
Kuduza yal veriyor
Utanmaz, arsız, dürzü
Zeytinden dal veriyor
Bir zavallı zevatta
Oturmuş sırlı köşke
Mehmedimi vurana
Gül alıp, kol geriyor...

TÜY BİTMEMİŞ YETİMLER
FANİLASIZ TİTRERKEN
BİRİ DOMUZ ETİNDEN
YAĞSIZ KIYMA VERİYOR
BİRİSİ ADIM ATIP
"PAPAZLARLA HAMAMA"
DİZ ÇÖKÜP EL VERİYOR...


MEHMEDİM CAN MEHMEDİM
GÖZÜNÜ HİÇ KIRPMADAN
VATANSIZLARA İNAT
VATANA CAN VERİYOR...


KADİR DURAK

( LEBİDERYA )

KİTAPTA OLMAYAN YENİ ŞİİRLERDEN....

14 Ekim 2008 Salı

VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI

VEFAT VE BAŞ SAĞLIĞI

FETHİYE ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLER DERNEK BAŞKANI SAYIN NAMIK ÜNAL'IN AĞABEYİ HÜSEYİN ÜNAL 10 EKİM 2008 CUMA GÜNÜ VEFAT ETMİŞTİR.

MERHUM HÜSEYİN ÜNAL'A ALLAH'TAN RAHMET..
BAŞKANIMIZ KIBRIS GAZİSİ NAMIK ÜNAL'A, AİLESİNE VE SEVENLERİNE BAŞSAĞLIĞI, SABIR DİLİYORUZ..

KADİR DURAK

YAZAR - ŞAİR
FETHİYE ŞEHİT AİLELERİ
VE GAZİLER DERNEĞİ
BASIN DANIŞMANI

11 Ekim 2008 Cumartesi

SİZLERLE BİZE GELEN SÖZLERE SELAM OLSUN

SİZLERLE BİZE GELEN SÖZLERE SELAM OLSUN

9 EKİM 2008 TARİHİNDE DİYARBAKIR'DA VATAN HAİNLERİNİN SALDIRISI SONUCUNDA ŞEHİT VERDİĞİMİZ POLİS MEMURLARI; ADEM SEYFİOĞLU -- RAMAZAN TAVŞANCI -- AHMET KILIÇARSLAN -- DURAN KARABOĞAŞ -- AHMET KOÇYİĞİT VE ŞOFÖR VEDAT USLU’NUN RUHUNA FATİHA...

ŞEHİTLERİMİZN AİLELERİNE
EMNİYET TEKİLATIMIZA POLİSLERİMİZE MEHMETÇİKLERİMİZE

YÜCE TÜRK MİLLETİNE SAYGIYLA ARZ EDERİM...

Su ısıtan kazanlar pırıl pırıl aklaştı
Uyan ey yüce millet hesap günü yaklaştı
Duy kahraman şehidim, düşlerimiz paklaştı.

Yürekleri dağlayan közlere selam olsun
Sizlerle bize gelen sözlere selam olsun...

Alım beyazım sensin, Bayrağım senin kanın
Günümsün, Güneşimsin; yelinle ruhum, canım
Silinmez hatıramsın, seninle süslü anım.

İlkbahar ettiğiniz; güzlere selam olsun
Sizlerle bize gelen sözlere selam olsun...

Çanakkale'yi sizler; geçilmez sur ettiniz
Zamansız yolculukla, şafağı kor ettiniz
Sisli, puslu havayı; gönlümü nur ettiniz

Sağanak olup yağan; gözlere selam olsun
Sizlerle bize gelen sözlere selam olsun...

Şefaate muhtacız; yetimdir meltem, seher
Çalsın Mehter Marşımız, yine başlasın sefer
Çatal yürek süngümüz; al sancağımız miğfer.

Vatan, ezan sesinde özlere selam olsun
Sizlerle bize gelen sözlere selam olsun...

Hesabı sorulacak, bu böyle gitmeyecek
Makam_ı Kebirinde baykuşlar ötmeyecek
Arzdan Arşa yükselen, sevdamız bitmeyecek.

Bizi size getiren, düzlere selam olsun
Sizlerle bize gelen sözlere selam olsun...


Kadir DURAK

10 Ekim 2008 Cuma

ŞEHİDİN VASİYETİ

ŞEHİDİN VASİYETİ


AĞUSTOS 2008 DE ERZİNCAN KEMAH’DA ŞEHİT OLAN DOKUZ KAHRAMANIMIZ VE
HAKKARİDE ŞEHİT OLAN BİR KAHRAMANIMIZIN,
BÜTÜN ŞEHİTLERİMİZİN RUHUNA FATİHA
KAHRAMANLARIMIZIN NEZDİNE YÜCE TÜRK MİLLETİNE KAHRAMANLARIMIZIN AİLELERİNEGENEL KURMAY BAŞKANLIĞIMIZA SAYGIYLA İTHAF EDİYORUM

Pentegon’da boya yapan hizmetçi
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.
Makamda bükülen sahte hürmetçi
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.

Putin’le düşünüp, Bush’la yatanlar
Mevla’ya değil de; kula tapanlar
Papazla kol kola nutuk atanlar
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.

Teneke beyinli soysuz zübükler
İffet fukarası, dürzü, dümbükler
Sahte bezirgânlar, soytarı dükler
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.

Sarayın içinde Allah arayan
Şimşir tarak ile keli tarayan
Konuştuğu her şey; küfre yarayan
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.

Timsah gibi gözden yaşı akıtan
Benim param ile evlat okutan
Evlad-ı vatanla, iti bir tutan
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.

Gülen kapısında boyun eğenler
Ben Türküm diyene; kafir diyenler
Haram sofrasında, ifrit yiyenler
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.

Türk olmayanlara cevaz verenler
Oy için meydana, mendil serenler
Cami avlusunda; ahlak derenler
Gelmesin kabrime, gelmesin bana.

Kadir DURAK
lebiderya

FETHİYEYE KAYNAK ŞEHİT FETHİ BEY

FETHİYEYE KAYNAK ŞEHİT FETHİ BEY

1914 YILININ 28 ŞUBAT GÜNÜ ŞEHİT OLAN
TEYYARECİ FETHİ BEYİ RAHMETLE ANIYORUZ.
BÜTÜN ŞEHİTLERİMİZE VE DÜNYADAN GÖÇMÜŞLERİMİZE
FATİHALAR YOLLUYORUZ.

Göklerde uçarken semada kaldın
Bir kıyı şehrine namını saldın
Şehitlik nurundan şanını aldın.

Sanınla Megri’ye ilham olansın
Fethiye’ye kaynak olup dolansın.

Şam’da Eyyubi’nin yanındasın sen
Ecdadı sevenin canındasın sen
Bayrağın alında, kanındasın sen.

Baharı görmeden güze dalansın
Fethiye’ye kaynak olup dolansın.

Bindokuzyüzondört şubat sonunda
Ecelle tanıştın hava yolunda
Sait Bey’de geldi senin kolunda.

Cennete vararak makam bulansın
Fethiye’ye kaynak olup dolansın.

Büyük ataların izinden gittin
Sinemize dertle, acılar ektin
Ardından gelene şefaat ettin.

Firdevs’te Resul’le birlik kalansın
Fethiye’ye kanyan olup dolansın.

KADİR DURAK
LEBİDERYA

6 Ekim 2008 Pazartesi

YÜCE TÜRK MİLLETİ BAŞIN SAĞOLSUN

YÜCE TÜRK MİLLETİ BAŞIN SAĞOLSUN

03 Ekim 2008 Cuma günü Hakkari İlimize bağlı Şemdinli İlçemizde Aktütün karakolumuza vatan hainlerince yapılan saldırıda 16 Evladımızı ŞEHİT verdik…
Anadolu'nun her karış toprağı ŞEHİT kanları ile sulanmıştır.
Vatana Bayrak olan ŞEHİTLERİMİZ bizim NURLARIMIZDIR…

Bugün yaşanan ihanetin arkasında olan Barzani'yi ve Talabani'yi lanetliyoruz…

Barzani ve Talabani'yi kullanarak Kuzey Irak'ta ihanet şebekelerini besleyen, BOP mimarı olan, bölge petrolüne göz diktiği için kan dökmekten geri kalmayan ABD'yi,

Vatanımıza ihanet eden hainleri kendi ülkelerinde besleyen AB'yi,

Demokrasiyi basamak yaparak Yüce Meclisimize kadar giren ihanet şebekesinin hizmetçilerini,

İhanet şebekelerine içerden destek olan, onlara hizmet eden alçakları NEFRETLE ve ŞİDDETLE kınıyoruz. Mehmetlere karşı kullanılan silahların Amerikan menşeyli olması; ihanetin uzantılarını net olarak göstermektedir.

Bize dost görünerek iki yüzlülük yapan ve ülkemizin bütünlüğüne göz dikmiş olan ülkelerin varlığı gün gibi ortadadır.

Hassasiyetlerimize saygı göstermeyen, öz değerlerimize saldırmayı kendilerine meslek edinen içerdeki işbirlikçi maşaların bulunduğu gerçeğini saklamak mümkün değildir.

İhanet şebekesi; dışardan gördüğü destek ve içerden kendilerine sağlanan haince zeminlerde hareket sahası bulmaktadır.

Memleketimizin öz be öz evlatlarının canları bayrağa kan olurken; bir takım işbirlikçiler, yazar-gazetecilik gölgesi altına sığınarak ihanete kucak açarcasına "ŞEHİT haberlerini verirken beş ŞEHİT haberinden az olan haberleri yazmayalım." Diyecek kadar alçaklaşanlar mevcuttur.

Hainlerin yol almasına neden olan; her kim hangi konumda olursa olsun mutlaka deşifre edilerek gerekli cezaya çarptırılmalıdır. Akis halde; ihanet kendine zemin bulmaya devam edecektir.

Gerek ABD, gerek AB'nin içerde destekçisi ve işbirlikçisi olup; ihanetle yan yana olan kim olursa olsun, milletimiz onlardan hesap soracak güçtedir. Vatanımıza kasteden kim olursa olsun bu millete hesap verecektir.

Birliğimizin gücü ile gerekli tedbirler en seri şekilde alınarak derhal uygulanmalıdır.

İhanetin bulacağı bütün zeminleri ortadan kaldırmak yöneticilerimizin en önemli görevleridir.

Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin kurucu Mustafa Kemal ATATÜRK'ÜN "VAZİFEYİ İHMALE SÜRÜKLEYEN MERHAMET VATANA İHANETTİR." Sözüne riayet etmeye mecburuz.

Vatanımızı bölmeye kimsenin gücü yetmeyecektir.

ŞEHİTLERİMİZ BİZİM EN BÜYÜK KUTSAL DEĞERLERİMİZDİR.

AÇILDI GÖKYÜZÜ
SEYRE DALDI MELEKLER
UÇARCASINA GİTTİ MEHMETLER
BAYRAĞIMIN GÜNÜ BUGÜN
YEMİN ETTİLER ALLAH'A
MAHŞERDE OLACAK DÜĞÜN…

YÜCE TÜRK MİLLETİ ÖZ BE ÖZ DEĞERLERİ İLE AYAKTADIR.
VATANIMZIZIN HER KARIŞINDA ECDADIMIZIN KANI VARDIR…
BUGÜN VERİLEN MÜCADELEDEN YÜCE MİLLET ZAFERLE ÇIKACAKTIR…

HEPİMİZ MEHMEDİZ…
HEPİMİZ BİRER ŞEHİDİZ…



SAHİPSİZ KALAN VATANIN BATMASI HAKTIR
SEN SAHİP ÇIKMARSAN BU VATAN BATMAYACAKTIR...

BAYRAK BİR VATAN BİR ECDAT BİR TOPRAK BİR EZAN BİR…

YÜCE TÜRK MİLLETİ BAŞIN SAĞOLSUN…

MEHMEDİM RAHAT UYU SENİN NURLU KANININ BEDELİNİ YÜCE MİLLET ŞEREFSİZ HAİNLERDEN SORACAKTIR…


Namık ÜNAL
Fethiye Şehit Aileleri ve Gaziler Dernek Başkanı

Halime BÜYÜKGÜZEL
Fethiye Gençlik Meclisi Kolaylaştırıcısı

Hüsnü Çalış
Fethiye Muhtarlar Dernek Başkanı

Ramazan KIVRAK

Fethiye Yörük Türkmen Dernek Başkanı

Mehmet ÜSTÜN
Fethiye Altı Nokta Körler Dernek Başkanı

Güngör BERK
Fethiye Atatürkçü Düşünce Dernek Başkanı

Mustafa KÖSELER
Fethiye Ülkü Ocakları Başkanı

Hüseyin GÜZEL
AKP İlçe Başkanı

Yusuf Ziya HIRA
CHP İlçe Başkanı

Tufan EVRENOSOĞLU
MHP İlçe Başkanı

Süleyman KONAKCI
DSP İlçe Başkanı

Mustafa KARABULUT
DP İlçe Başkanı

Kadir KILIÇ
İP İlçe Başkanı

Mahmut GÖRÜR
BCP İlçe Başkanı

Oktay TİRİL
TEMA Vakfı Başkanı

Akif ARICAN
Ticaret Odası Başkanı

Osman Nuri DEMİR
Ziraat Odası Başkanı

Mehmet SOYDEMİR
Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı

Hayri TOPÇU
Şoförler Odası Başkanı

Aynur MENTEŞ
BKK Platformu Fethiye Başkan Yardımcısı

Muammer ŞAHİN
Fethiye Belediyesi Kültür Mrk. Müdürü

Mustafa FERİZCAN
Fethiyespor Kulübü Taraftarlar Dernek Başkanı

Hasan KALKAN
Fethiye Güzel Sanatlar Dernek Başkanı

İsmail BAŞOĞLU
Fethiye Esnaf Sanatkârlar Kefalet Koop. Başkanı

Eda KOYLU
Fethiye Türk Kadınları Birliği Başkanı

Nevzat TİLKİCİ
Fethiye Emlakçılar Dernek Başkanı

Ercan ÇELİK
Fethiye THK Şube Başkanı

Osman MUSLUK
Türkiye Kamu Sen
Türk Diyanet Vakıf Sen Muğla Şube Başkanı

Ercan BALCI
Fethiye Elektrikçiler Dernek Başkanı

Dr. Nalan ÜNAL
Fethiye Cumhuriyet Kadınları Başkanı

Ömer ULUDAĞ
SP İlçe Başkanı

Mustafa DURAN
Fethiye Türkiyem Topluğu Başkanı

Halime KARAGÖZ
ANAP İlçe Başkanı

Ahmet KORKMAZ
Pazarcılar Odası Başkanı


14 EKİM 2008 SALI GÜNÜ SAAT 11:00'DE ATATÜRK ANITINA BAYRAĞINLA GEL

www.vatanabayrakolanlar.blogspot.com
(FETHİYE ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLER DERNEĞİ)

SOYSUZLAŞIP GİDERSİN UNUTURSAN ATANI

Soysuzlaşır Gidersin Unutursan Atanı

03 Ekim 2008 Cuma günü Hakkari ili Şemdinli ilçesi Aktütütün Jandarma karakoluna vatan hainlerinin yaptığı saldırı sonucunda Şehit verdiğimiz;

Hasan AYGÖR ( Uzm.Çvş. Kırıkkale) - Çağlar MENGÜ ( J.Er İstanbul ) - Oktay KARAKELLE ( j. Er İstanbul ) - H.İbrahim ARLIK ( j.Er Denizli ) - Cahit YILDIRIM ( Uzm.Çvş. Erzurum) - Hasan ÖNAL ( Ast.Çvş Eskişehir ) - Davut İLBAŞ ( J.Er. Siirt ) - Rasim ESER ( Uzm. Onb. Mersin ) - Selçuk CAN ( Uzm. Çvş Osmaniye ) - Bahaddin ERTURHAN ( Uzm.Onb Sivas ) - Hakkı ARAN ( J.Er Diyarbakır ) - İlhan KÜÇÜKSOLAK ( J.Komd. Çvş Kocaeli ) - Ramazan YEŞİL ( J.Er. Antalya ) - Egemen YILDIZ ( Uzm.Çvş İzmir ) - O. Onur İLGEN ( Uzm.Çvş İzmir ) - Mehmet AYDEMİR ( J.Onb Artvin ) - Nurullah OYMAK ( Uzm Çvş. Afyon) )
KAHRAMANLARIMIZA YÜCE ALLAH ŞEFAAT YETKİSİ VERMİŞTİR. RUHLARINA FATİHA...
TÜRK SİLAHLI KUVETLERİ NEZDİNDE YÜCE TÜRK MİLLETİNE ŞEHİTLERİMİZİN AİLESİNE SAYGIYLA ARZ EDERİM.

Nedir sizin derdiniz, bizden ne istersiniz?
Sinir gerdiniz beyler, kimleri beklersiniz ?
Bu kuduz köpekleri ne için beslersiniz ?

AB'yi dinledikçe durduramazsın kanı
Soysuzlaşır gidersin, unutursan atanı...

Demokrasi türküsü, davulu çalarsınız
Sizler cinin cebinden; bavulu çalarsınız
Sırlı, süslü ayvanda; avulu çalarsınız.

Senin süslü sözlerin; zift ediyor her yanı
Soysuzlaşır gidersin, unutursan atanı...

Söylenen söze bakın; kardeşlikmiş, barışmış
İnsanla itler bir mi, bunun adı yarışmış ?
Ayaklar baş mı oldu; başa ayak karışmış ?

Timsahın yaşı ile, anlatma bana anı
Soysuzlaşır gidersin, unutursan atanı...

Rotamızı şaşırdık, dümen kimin elinde ?
Sahneye çıkan öter, sözler kanlı dilinde
Yine o kahpe pusu, yine seher yelinde.

Nutuklar getirmiyor, giden o nurlu canı
Soysuzlaşır gidersin, unutursan atanı...

Anlarsınız hepiniz; gözümüze bakınca
Silinir bu ihanet; sözümüze bakınca
Türk'ü görüp Türklüğe; özümüze bakınca.

Ne yapayım ben senin; atını, arabanı ?
Soysuzlaşır gidersin, unutursan atanı...

Hainin baş mimarı, bizden maaş alıyor
Birileri çanaktan, bunlarla yal yalıyor
Birkaç soysuz onlara; haber bile salıyor.

Başına tac ederiz; Bayrak olup yatanı
Soysuzlaşır gidersin, unutursan atanı...

Kadir DURAK

( Lebiderya )