9 Kasım 2008 Pazar

YAŞIYORKEN ÖLDÜRDÜN (FETHİYE'NİN ÇEVRESİ ANLATILMAKTADIR)

YAŞIYORKEN ÖLDÜRDÜN

Aşkın tıpranı ile; dilimledin bağrımı
Gece, gündüz duymadın; feryadımı, çağrımı
Bir tek selam yollasan, dindirirsin ağrımı.

Huzurumu sen verip cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün…

Kumların taneleri; sen sen diye ağlıyor
Eşen ile Saklıkent hasretinle çağlıyor
Seherim şimdi sensiz; hicran ciğer dağlıyor.

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün.

Üzümlünün yokuşu; izin, yolların olur
Denizliden ötesi senin kolların olur
Senli bir gündüz bile; bitmez yılların bulur.

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sesszice gidip, yaşıyorken öldürdün.

Sakar’ın rampasının taşlarında aradım
Gözlerimin sağanak yaşlarında aradım
Karabel’in ayazı, kışlarında radım.

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sesszice gidip, yaşıyorken öldürdün…

Dalgası çığlığımdır; tükenmeyen deryanın
Ruhumdur, yüreğidir; her tarafın, her yanın
Sensizlik çökmüş gülüm; üzerine Karya’nın.

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün.

Megri’nin ortasında; kimsiz, kimsesiz kaldım
Sivaslı’dan gelenle şehrine haber saldım
Kemer’de Kadıköy’de seni hayale daldım.

Huzurmu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sesizce gidip, yaşıyorken öldürdün…

Paspatur denilirmiş, kalabalık bir yermiş
Oysa ben yalnız kaldım, tenimi akrep dermiş
Benim gibi meczuplar; postu Kordon’a sermiş.

Huzurumu sen verin, cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün…

Çağırırım ardından; dön gel bana bir tanem
Seherde yakarırım, gün gel bana bir tanem
Arş’a gelemem ben; in gel bana bir tanem.

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün…

Kaya köy antiğinde sözlerini aradım
Sinemi parçalayıp; özlerinde aradım
Bedenimi kavuran közlerinde aradım.

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün…

Kumluova tarafı, sanki puslu mu ne
Gülsene derler bana; unuttum ki, o da ne?
Yüzüm acı gülümser, nefes ise bahane.

Huzurmu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra seszice gidip, yaşıyorken öldürdün….

Neden uzaklardasın, neden bana gelmezsin
İçerim kar yaşar, gelip bahar etmezsin
Halini bilmez misin, yağmurumu silmezsin?

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün…

Senin ilin nerede, bak ben nereye düştüm?
Kaynağın bana gelmez, susuz dereye düştüm
Bilinmez rüzgar ile;senden beriye düştüm.

Huzurumu sen verdin, cemalimi güldürdün
Sonra sessizce gidip, yaşıyorken öldürdün…


Kadir DURAK

LEBİDERYA


HİLALİN GÖLGESİNDE.. MEHMETLER DİYOR Kİ... VALLAHİ YAN GELİP YATMADIM ANNE....

ADLI KİTABIN 143 -144. SAYFASINDAN ALINMIŞTIR...

GÖRÜLMEYE DEĞER GÖRMEDEN ANLATILMASI ÇOK ZOR OLAN

DÖRT MEVSİMİN BİR ARADA YAŞANDIĞI

TURİZM VE TARIM SEKTÖRÜNÜN GELİŞTİĞİ
ÜLKEMİZİN DÜYAYA AÇILDIĞI EN ÖNEMLİ PENCERE OLAN

FETHİYE VE ÇEVRESİ KONU EDİLEN ŞİİRDİR..

ARZ EDERİM...

Hiç yorum yok: